………“DİNİN TEMELİ NAMAZ, NAMAZIN TEMELİ FATİHA’DIR.”
…..Fatiha manevi bir infak, şifredir.Yorumu sonsuz ve imkansız bir şifre…..
Allah’a cc sonsuz HAMD olsun. Elhamdülillahirabbilalemiyn.
HAMD; orijinal bir kavram, hiçbir dilde karşılığı olmayan, marifetullah bilgisi, ibadetin özü…
Kul şükür eder bu bir şeyin karşılığı için yapılır, HAMD ise karşılıksız, sırf Allah cc olduğu için yapılır.
Allah cc. Kur’an’da insan ile konuşuyor. İnsan Kur’an okurken Allah cc ile konuşuyor.
Besmele ile açılan ve Fatiha ile başlayan yüce kitabımız, İslam ve İmanın en temel kaynağı…
Allah cc. Kur’an’da kendisini ve insana insanı tanıtıyor, hidayeti gösteriyor.
Allah cc. Kur’an’ın özü, özeti, kalbi Fatiha suresinde kâinatın, insanın bütün sırlarını açıklıyor.
Allah’ın varlığını, birliğini, âlemlerin Rabbi olduğunu, Rahman ve Rahim olduğunu bildiriyor…
TEVHİDİ – AHİRETİ – İBADETİ bütün sırları ile nimeti ve delaleti açıklıyor ve bize yol gösteriyor…
Kâinatta parça ile bütün arasında bir mükemmellik, her şeyde kudret, hikmet, ibreti tanıtıyor.
ALLAH cc BİZE KENDİNİ TANITIYOR… BiZE BİZi TANITIYOR…
“KUL OLDUM, KUL OLDUM, KULLUKTA ŞEREF BULDUM.”
Allah’ın cc. varlığını birliğini, ezeli ve ebedi olduğunu, idrak ve tasavvura gelmeyen,
varlığımıza şah damarımızdan yakın VACİB-EL VÜCUD, ALLAH cc olduğunu bildiriyor…
Kur’an-ı nasıl okuyoruz? Allah’a cc nasıl inanıyoruz? Dünya hayatında nasıl yaşıyoruz?
Öğrenen, öğrendiği ile amel eden, edeple, dikkat ve özenle kulluk etmek şeklin de mi?
“Olmayınca kişide haya ile edep, okusa alim olsa, yine merkep, yine merkep…”
İMAN; HADDİNİ BİLMEKTİR….
Allah’ım biz seni gerçek manada tanıyamıyoruz. Bütün mahlûkatı yoktan var edip varlıkta tutan Allah’ım cc…
Sen aşkın, müteal, yüce mutlak bir varlıksın. Bize yardım et.
Bismillahirrahmanirrahiym. ile başlayan, Yüce kitabımızı ve
İki cihan sultanı Peygamber Efendimizi sav. örnek alan, dostlarına bizi yönlendir.
Bizi kendi bildiğin HÂK OLAN YOLA sırat-ı müstakime yönlendir. Ya Rabbi beni ABDullah eyle. Amin.
“ BEN SİZİN FAKİRLİĞİNİZDEN ÇOK, ZENGİNLİĞİNİZDEN KORKARIM. ”
Seyda’mız ks. Uluslar arası gemilerde çalışmak için izin isteyen bir sofi kardeşimize şöyle buyurdu…
“RIZKIN İÇİN ÇALIŞ KURBAN, ANCAK DAİMA YANINDA BİR SECCADEN, BİR DE PUSULAN OLSUN.”
İçki sarhoşu, sarhoş olur ardından yatar dinlenir, sabah olunca ayılır, kendine gelir…
Dünya sarhoşu ise en kötüsü, ölürken ayılır ancak iş işten geçmiş olabilir….
Tasası, kasası, masası, derdi çabası dünya olanın fakirliği bitmez.
Çünkü Allah cc Rahmetini kesince ihtiyaçları genişler, ihtiyaçtan ihtiyaca, lükse israfa kaçar…
Sabahleyin evinden fakir çıkar, akşamleyin yine fakir olarak evine döner…
Dinimizi şuurla yaşamayan, amel yönünden eksik olan pek çok kişi itiraf ediyor… Fakirim… Fakirim…
İMAN EN BÜYÜK ZENGİNLİKTİR.. İNSANI İNSAN EDER BELKİ DE SULTAN EDER…
Tanınmış ordinaryüs profesör olan bir zat şöyle diyor:
“Ben amel yönünden eksik bir insanım, Amel yönünden eksik olmak, dini sevmeye ve dindarın tükenmez saadetine imrenmeye manimidir.”
İmrenilen, özlenilen, aranılan mutluluk….
Allah cc. buyuruyor ki:
“ SİZİ, ORTA YOLU TUTAN BİR ÜMMET KILDIK…” Bakara Suresi 43.ayet
İfrat ve tefrite düşmeden, makul ve makbul olanı emreden
Sevgili Peygamber Efendimizin sav in örnek alındığı en şerefli, en mutlu, İslam Ahlâkına sımsıkı sarılmalıyız.
Tevbe ile, ibadet ile, tevhit okyanusuna, mutluluk okyanusuna dalmalıyız…. İnşaallah…
Dünya sarhoşu olmamalıyım…. Ya Rabbi cc. Bizi bize bırakma, sen koru…Amin.
“Tasavvuf, hepsi güzel ahlaktır. Ahlakı senden güzel olanın tasavvufu da senden fazladır.”
………………………….
Fetih ne demektir? MÜRŞİDİNİN MUHABBETİDİR…
Çünkü selamet ganimetten evladır..
Azameti kalbinde yerleşmiş ve sallantıdan emin olduğun bir muhabbetle mürşidine bağlılıktır.
Gün geçtikçe müridin gözünde mürşidinin azametinin ve heybetinin artmasıdır.
Müridin tarikatta neticeye süratle ulaşmasının, idrak ve kabiliyetinin hızlı olduğunun delilidir.
MUHABBETİNDE SADIK OLAN MÜRİD KENDİSİNİ RESULULAH’IN sav. MECLİSİNDE BULUR….
Bu şeriatın emirlerine uyan, tarikatın edeplerini koruyan, gayretli fatih sofilerin zaferidir…
Ya Rabbi; bize Tevfik ve inayet eyle. Hata ve kusurlarımızı bağışla.
Yolumuzun temel esası “İHLAS-MUHABBET-TESLİMİYET” te bizleri sadık eyle,muvaffak eyle.Amin
“BENİM ŞEFAATİM, ÜMMETİMDEN BÜYÜK GÜNAH İŞLEYENLER İÇİNDİR.”
Hatem-i Esam, ks. Kabri şerifin başında durdu ve şöyle dedi:
“Ya Rabbi! Peygamberinin kabrini ziyaret ettik. Bizi eli boş çevirme.”
Şöyle nida geldi:
“Ey ziyaretçi. Biz sana Habibimizin kabrini ziyarete izin verdiysek, kabul etmişizdir.
Sen ve beraberindekiler bağışlanmış olarak dönebilirsiniz.”
Peygamber Efendimiz s.a.v. şöyle dua ederdi:
“Ya Rabbi, Senden isteyenleler hakkı için senden istiyorum.”
YA YARABBİ; SEYDA’MIZIN KS. HAKKI İÇİN VE ONDAN EVVEL GELEN SADATLARIN VE TA
RESULULAHA SAV. KADAR BÜTÜN DOSTLARININ HAKKI İÇİN BİZE RAHMET EYLE… AMİN
“EY İMAN EDENLER! ALLAH’TAN KORKUN VE SADIKLARLA BERABER OLUN” Tevbe119
Seyda’mız k.s. buyurdu ki:
“MÜRŞİT SİZİ KURTARMAZ, SİZE YOL GÖSTERİR, UYARSANIZ HİDAYETE ERERSİNİZ.”
Seyda’mız ks. İnsanları Hak’ka davet ediyor.
Allah’ın cc. kitabına, Peygamber Efendimizin sav. Sünnetine uymaya davet ediyor.
Mürşidi Kamil; yol gösteren, rehber, taliplere, munislere, mütevazılere, hakiki dost, yardımcı…
Onların ahlakı Kur’an ahlâkıdır.
Bütün insanlar! Allah’a muhtaçsınız, Allah’a cc iman edin, imanı tavsiye ediyor.
Bize, salih bir insan olmak için, zahiri ve batini temiz olmamızı tavsiye ediyor.
Haset etmemeyi, su-i zan taşımamayı, kalbimizi korumayı, Allah’ın dostlarını sevmeyi tavsiye ediyor.
Yediklerimizin temiz ve helal olmasını, dilimizi ve gözümüzü korumamızı tavsiye ediyor.
Farz olan ibadetleri, abdest, namaz, oruç gibi yerine getirmemizi tavsiye ediyor.
Allah’ın hükmüne rıza göstermeyi, iyi hasletlerle süslenmeyi, ihlaslı olmayı tavsiye ediyor.
“EY İMAN EDENLER ALLAH’I cc ÇOK ANIN” Ahzab suresi 41.ayet
İnsanlar içinde insanlardan bir insan olmayı, TEVAZUYU, TAKVAYI tavsiye ediyor.
Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münkeri (iyiliği emri, kötülüğü nehyi)tavsiye ediyor.
…………………………………………..
Akıllı olan; dua ve ibadet için, nefsini muhasebe için, kendi ayıplarını kendisine haber veren ve kurtuluşun yolunu gösteren Mürşidi Kamillerin elini tutan, tavsiyesine uyanlardır.
Rabbimiz bizi hakiki mürit, hakiki sofi eyle. Bizi muvaffak eyle. Âmin
İNSAN; bebeklik, çocukluk, gençlik, olgunluk, yaşlılık vagonlarında taşınan bir yolcudur.
Evimiz, yuvamız, ocağımız bu yolculuğun treni. Lokomotifi İMAN-İSLAM-AHLAK tır…
Şayet bir evde Namaz kılınmazsa, sohbet muhabbet, ibadet olmazsa huzur olur mu? Bereket olur mu?
Hayatın iki ritmi var, haz ve elem… Sevinç ve acı…. Sağlık ve hastalık… Zenginlik ve fakirlik…
Arabamız arıza yaptığında, olduğu yerde bırakıp gidiyor muyuz?
Huzurda ŞÜKÜR, Elemde SABIR etmemiz ve doğru yolda doğru adım atmamız gerekmez mi?
Bencilliğin kapladığı dünyamız, yalnızlaşan isyankar insanlık, zenginlik içindeki perişanlık ….
Yaşlıları huzur evine, çocukları kreşlere bırakıp, kadın ve erkeğin bir arayışa yönelmesi nedendir acaba?
Bir vadi dolu altınımız olsa huzuru bulacak mıyız?
Aydın geçinenler fedakârlık kelimesini sevmiyorlar, vefadan anlamıyorlar, “İman ve İslam”ı tanımıyorlar…
Hayatımızı bize zehir ediyorlar…
Şehveti serbest bırak, iffeti terk et, kendini düşün, katlanma, özgür ol… YUH OLSUN….
Bugün dünyanın başına bela olan HANNAS (nefis ve şeytanın gayrimeşru çocukları) hayatımızı zehir ediyor..
Durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak…
“Bu dünyada mutlu ve huzurlu olmanın tek çaresi; Hz. Muhammed Mustafa s.a.v. Efendimizin yolunu takip etmektir.”
Mübarek Seyda’mız ks. buyurdu kİ : “BİR HAL; BİN KAALDEN ÜSTÜNDÜR” (Bir hal,bin sözden üstündür)
Genç Seyda’mızın ks .genç sofilerine selam olsun…
“CEMAATİ GENÇLEŞTİRMEK; CANLI, RENKLİ, HUZURLU BİR GENÇLİK ”
Ticarette kuraldır; “Müşteri Odaklı Olmak” Özenli dikkatli olmalıyız…
Kantarın topuzunu kaçırmamalıyız. Çocuklarımız dünya hayatının süsü, ya da fitnesidir…
İmam-ı Gazali r.a. buyuruyor ki:
“ Gençlik bir serçeyi elde tutmak gibidir. Fazla sıkarsan ölür, bırakırsan kaçar.”
Gençlik dönemi; somut dönemden, vicdaniliğe geçiş, maddeden maneviyata yöneliş dönemi.
Romantik dönem. Her türlü telkine açık, olumlu ya da olumsuz…
Değişim dönemi, çocukluktan gençliğe adım atma, sorgulama, çözümleme, sıkıntılı dönem…
Ben kimim? Ne olacağım? Hedefim ne?, Doğru ne? Yanlış ne? Hakikat ne?
Net olmayan birçok soru, maddi manevi sıkıntı, buluğ çağı denilen dönem…
ÇOCUKLARIMIZIN YANINDA OLMALI, YAN YANA YÜRÜMELİ, YOLU BERABER KATETMELİYİZ:..
Çok tehlikeli bir çevre var… Allah korusun…
Yazılı, görsel medyalar, reklamlar, afişler, filimler, artistler, mankenler, sahte kahramanlar neleri öneriyor?
Aile-Okul-Çevre denilen bir yapıdan bahsediliyor….
Öncelikle biz anne ve baba olarak, lisan ile değil,
HAL OLARAK ÖRNEK OLMALIYIZ, SEVİMLİ OLMALIYIZ, İYİ ÖRNEKLERİ SUNMALI, VURGULAMALIYIZ…
Şahsiyet rollerden oluşur, rol taklit ile kazanılır. Kimlere özeniyoruz, kimleri özendiriyoruz?
Bizim en önemli silahımız SABIR olmalı… Sabırla azimle çocuklarımız ile olan sınavımızı kazanabiliriz.
Tatlı dil, yumuşak davranış, nezaket, nezahet içinde.
Affedici olmak, hatalarını görmemek, iyi taraflarını öne çıkarmak, takdir ile övgü ile ödüllendirmek.
Gençler ile yaşlılar arasında köprüler kurmalı, sorumluluk duygusu geliştirilmeli.
Hürmet, saygı, sevgi kazanmış, bilen, seven, inanan örnek bir insan olmak özendirilmeli.
Kurslar açarak, ahlaki, mesleki, estetik, insani dini bilgiler kazandırılmalı..
Mesela; imkan ölçüsünde çeşitli sporlar, sanatlar gibi, yüzme, güreş, hat, tezhip, hitabet,
güzel ezan okuma, kur’an okuma gibi vs… onlara uygun canlı, renkli, huzurlu ve mutlu bir dünya sunabilmeliyiz…
Dualarımız, çocuklarımız, gençlerimiz, genç ruhlarımız için olmalı… Rabbimiz bizi koru. Amin
İşte bütün meselem, her meselenin başı,
Ben bir genç arıyorum, gençlikte köprübaşı! NFK
İnsanın fethi FATİHADIR…
Peygamber Efendimiz s.a.v. buyurdu ki:
………“DİNİN TEMELİ NAMAZ, NAMAZIN TEMELİ FATİHA’DIR.”
…..Fatiha manevi bir infak, şifredir.Yorumu sonsuz ve imkansız bir şifre…..
Allah’a cc sonsuz HAMD olsun. Elhamdülillahirabbilalemiyn.
HAMD; orijinal bir kavram, hiçbir dilde karşılığı olmayan, marifetullah bilgisi, ibadetin özü…
Kul şükür eder bu bir şeyin karşılığı için yapılır, HAMD ise karşılıksız, sırf Allah cc olduğu için yapılır.
Allah cc. Kur’an’da insan ile konuşuyor. İnsan Kur’an okurken Allah cc ile konuşuyor.
Besmele ile açılan ve Fatiha ile başlayan yüce kitabımız, İslam ve İmanın en temel kaynağı…
Allah cc. Kur’an’da kendisini ve insana insanı tanıtıyor, hidayeti gösteriyor.
Allah cc. Kur’an’ın özü, özeti, kalbi Fatiha suresinde kâinatın, insanın bütün sırlarını açıklıyor.
Allah’ın varlığını, birliğini, âlemlerin Rabbi olduğunu, Rahman ve Rahim olduğunu bildiriyor…
TEVHİDİ – AHİRETİ – İBADETİ bütün sırları ile nimeti ve delaleti açıklıyor ve bize yol gösteriyor…
Kâinatta parça ile bütün arasında bir mükemmellik, her şeyde kudret, hikmet, ibreti tanıtıyor.
ALLAH cc BİZE KENDİNİ TANITIYOR… BiZE BİZi TANITIYOR…
“KUL OLDUM, KUL OLDUM, KULLUKTA ŞEREF BULDUM.”
Allah’ın cc. varlığını birliğini, ezeli ve ebedi olduğunu, idrak ve tasavvura gelmeyen,
varlığımıza şah damarımızdan yakın VACİB-EL VÜCUD, ALLAH cc olduğunu bildiriyor…
Kur’an-ı nasıl okuyoruz? Allah’a cc nasıl inanıyoruz? Dünya hayatında nasıl yaşıyoruz?
Öğrenen, öğrendiği ile amel eden, edeple, dikkat ve özenle kulluk etmek şeklin de mi?
“Olmayınca kişide haya ile edep, okusa alim olsa, yine merkep, yine merkep…”
İMAN; HADDİNİ BİLMEKTİR….
Allah’ım biz seni gerçek manada tanıyamıyoruz. Bütün mahlûkatı yoktan var edip varlıkta tutan Allah’ım cc…
Sen aşkın, müteal, yüce mutlak bir varlıksın. Bize yardım et.
Bismillahirrahmanirrahiym. ile başlayan, Yüce kitabımızı ve
İki cihan sultanı Peygamber Efendimizi sav. örnek alan, dostlarına bizi yönlendir.
Bizi kendi bildiğin HÂK OLAN YOLA sırat-ı müstakime yönlendir. Ya Rabbi beni ABDullah eyle. Amin.
Dost insanın ikinci kendisidir…
Mübarek Seyda’mız ks. bizlere sık sık şu hadisi şerifi hatırlatıyor…
Peygamber Efendimiz s.a.v. buyurdu ki: “KİŞİ, DOSTUNUN DİNİ ÜZEREDİR.”
Samimi olduğumuz ve kiminle dostluk kuracağımıza dikkat etmeliyiz…
İnsan kadar etkilenen bir canlı yoktur. Kendimizi korumak çabası içinde de olmalıyız.
İnançta, amelde, ahlakta bize uymayan dostlar, maalesef bize zarar verecektir.
Unutmayalım yine Peygamber Efendimiz sav. buyurdu ki :
“Kişi sevdiği ile beraberdir.”
Yani insan istese de istemese de yaradılış icabı arkadaşına, dostuna tabi olur.
Onun yaptığı amelleri yapmasa bile kalben yakınlık meydana gelir.
Biz Peygamber Efendimizi sav, Sahabeleri r.a. Sadatları ks, Seyda’mızı k.s. dost edinmeliyiz..
“İyi arkadaşla kötü arkadaşın misali, misk taşıyanla körük çeken insanlar gibidir.
Misk sahibi ya sana kokusundan verir veya sen ondan satın alırsın.
Körük çekene gelince ya elbiseni yakar yahut da sen onun pis kokusunu alırsın.”
Birinden nur akar… Birinden kir….
Rabbimiz cc biz de, Seyda’mızın ks. muhabbetini galip eyle… İnşallah. Amin.
Dünya sarhoşu olmamalıyım…
Peygamber Efendimiz sav. buyurdu ki:
“ BEN SİZİN FAKİRLİĞİNİZDEN ÇOK, ZENGİNLİĞİNİZDEN KORKARIM. ”
Seyda’mız ks. Uluslar arası gemilerde çalışmak için izin isteyen bir sofi kardeşimize şöyle buyurdu…
“RIZKIN İÇİN ÇALIŞ KURBAN, ANCAK DAİMA YANINDA BİR SECCADEN, BİR DE PUSULAN OLSUN.”
İçki sarhoşu, sarhoş olur ardından yatar dinlenir, sabah olunca ayılır, kendine gelir…
Dünya sarhoşu ise en kötüsü, ölürken ayılır ancak iş işten geçmiş olabilir….
Tasası, kasası, masası, derdi çabası dünya olanın fakirliği bitmez.
Çünkü Allah cc Rahmetini kesince ihtiyaçları genişler, ihtiyaçtan ihtiyaca, lükse israfa kaçar…
Sabahleyin evinden fakir çıkar, akşamleyin yine fakir olarak evine döner…
Dinimizi şuurla yaşamayan, amel yönünden eksik olan pek çok kişi itiraf ediyor… Fakirim… Fakirim…
İMAN EN BÜYÜK ZENGİNLİKTİR.. İNSANI İNSAN EDER BELKİ DE SULTAN EDER…
Tanınmış ordinaryüs profesör olan bir zat şöyle diyor:
“Ben amel yönünden eksik bir insanım, Amel yönünden eksik olmak, dini sevmeye ve dindarın tükenmez saadetine imrenmeye manimidir.”
İmrenilen, özlenilen, aranılan mutluluk….
Allah cc. buyuruyor ki:
“ SİZİ, ORTA YOLU TUTAN BİR ÜMMET KILDIK…” Bakara Suresi 43.ayet
İfrat ve tefrite düşmeden, makul ve makbul olanı emreden
Sevgili Peygamber Efendimizin sav in örnek alındığı en şerefli, en mutlu, İslam Ahlâkına sımsıkı sarılmalıyız.
Tevbe ile, ibadet ile, tevhit okyanusuna, mutluluk okyanusuna dalmalıyız…. İnşaallah…
Dünya sarhoşu olmamalıyım…. Ya Rabbi cc. Bizi bize bırakma, sen koru…Amin.
Seydamız k.s. buyurdu ki:
“Tasavvuf, hepsi güzel ahlaktır. Ahlakı senden güzel olanın tasavvufu da senden fazladır.”
………………………….
Fetih ne demektir? MÜRŞİDİNİN MUHABBETİDİR…
Çünkü selamet ganimetten evladır..
Azameti kalbinde yerleşmiş ve sallantıdan emin olduğun bir muhabbetle mürşidine bağlılıktır.
Gün geçtikçe müridin gözünde mürşidinin azametinin ve heybetinin artmasıdır.
Müridin tarikatta neticeye süratle ulaşmasının, idrak ve kabiliyetinin hızlı olduğunun delilidir.
MUHABBETİNDE SADIK OLAN MÜRİD KENDİSİNİ RESULULAH’IN sav. MECLİSİNDE BULUR….
Bu şeriatın emirlerine uyan, tarikatın edeplerini koruyan, gayretli fatih sofilerin zaferidir…
Ya Rabbi; bize Tevfik ve inayet eyle. Hata ve kusurlarımızı bağışla.
Yolumuzun temel esası “İHLAS-MUHABBET-TESLİMİYET” te bizleri sadık eyle,muvaffak eyle.Amin
Vesileye yapışınız…. Bereketlenmek için…
Peygamber Efendimiz s.a.v buyurdu ki:
“BENİM ŞEFAATİM, ÜMMETİMDEN BÜYÜK GÜNAH İŞLEYENLER İÇİNDİR.”
Hatem-i Esam, ks. Kabri şerifin başında durdu ve şöyle dedi:
“Ya Rabbi! Peygamberinin kabrini ziyaret ettik. Bizi eli boş çevirme.”
Şöyle nida geldi:
“Ey ziyaretçi. Biz sana Habibimizin kabrini ziyarete izin verdiysek, kabul etmişizdir.
Sen ve beraberindekiler bağışlanmış olarak dönebilirsiniz.”
Peygamber Efendimiz s.a.v. şöyle dua ederdi:
“Ya Rabbi, Senden isteyenleler hakkı için senden istiyorum.”
YA YARABBİ; SEYDA’MIZIN KS. HAKKI İÇİN VE ONDAN EVVEL GELEN SADATLARIN VE TA
RESULULAHA SAV. KADAR BÜTÜN DOSTLARININ HAKKI İÇİN BİZE RAHMET EYLE… AMİN
Cumanız mübarek olsun.
Rehbersiz, mürşitsiz yol almak kolay mı?
“EY İMAN EDENLER! ALLAH’TAN KORKUN VE SADIKLARLA BERABER OLUN” Tevbe119
Seyda’mız k.s. buyurdu ki:
“MÜRŞİT SİZİ KURTARMAZ, SİZE YOL GÖSTERİR, UYARSANIZ HİDAYETE ERERSİNİZ.”
Seyda’mız ks. İnsanları Hak’ka davet ediyor.
Allah’ın cc. kitabına, Peygamber Efendimizin sav. Sünnetine uymaya davet ediyor.
Mürşidi Kamil; yol gösteren, rehber, taliplere, munislere, mütevazılere, hakiki dost, yardımcı…
Onların ahlakı Kur’an ahlâkıdır.
Bütün insanlar! Allah’a muhtaçsınız, Allah’a cc iman edin, imanı tavsiye ediyor.
Bize, salih bir insan olmak için, zahiri ve batini temiz olmamızı tavsiye ediyor.
Haset etmemeyi, su-i zan taşımamayı, kalbimizi korumayı, Allah’ın dostlarını sevmeyi tavsiye ediyor.
Yediklerimizin temiz ve helal olmasını, dilimizi ve gözümüzü korumamızı tavsiye ediyor.
Farz olan ibadetleri, abdest, namaz, oruç gibi yerine getirmemizi tavsiye ediyor.
Allah’ın hükmüne rıza göstermeyi, iyi hasletlerle süslenmeyi, ihlaslı olmayı tavsiye ediyor.
“EY İMAN EDENLER ALLAH’I cc ÇOK ANIN” Ahzab suresi 41.ayet
Zikrullahı tavsiye ediyor, salâvatları tavsiye ediyor, duaları tavsiye ediyor.
İnsanlar içinde insanlardan bir insan olmayı, TEVAZUYU, TAKVAYI tavsiye ediyor.
Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münkeri (iyiliği emri, kötülüğü nehyi)tavsiye ediyor.
…………………………………………..
Akıllı olan; dua ve ibadet için, nefsini muhasebe için, kendi ayıplarını kendisine haber veren ve kurtuluşun yolunu gösteren Mürşidi Kamillerin elini tutan, tavsiyesine uyanlardır.
Rabbimiz bizi hakiki mürit, hakiki sofi eyle. Bizi muvaffak eyle. Âmin
Toplumun en küçük birimi fert değil Ailedir…
Seyda’mız k.s buyurdu ki: “NEFSİN HAKKI EVLENMEKTİR.” ve yine
Seyda’mız buyurdu ki :” EVİNDE HUZUR OLMAYAN, HAYATTA HUZUR BULAMAZ.”
……………………………………..
Evlerimiz dünyadaki ya cennetimiz ya da cehennemimiz…
Evliliğe Allah’ın cc emri ve Peygamber Efendimizin sav. kavli tavsiyesi ile başlıyoruz.
AİLE; kendisini yuvasına vakfeden anne, kendisini ocağına adayan baba ve dünyanın süsü çocuklardan oluşan bir kurum.
Toplumun en küçük birimi, toplumun gücü, en önemli hücresi, teminatı, istikbali olan kutsal bir kurum.
Sevginin, saygının, vefanın, sadakatin, iffetin, fedakârlığın, sabrın, şükrün, ibadetin, muhabbetin korunduğu bir kurum.
İNSAN; bebeklik, çocukluk, gençlik, olgunluk, yaşlılık vagonlarında taşınan bir yolcudur.
Evimiz, yuvamız, ocağımız bu yolculuğun treni. Lokomotifi İMAN-İSLAM-AHLAK tır…
Şayet bir evde Namaz kılınmazsa, sohbet muhabbet, ibadet olmazsa huzur olur mu? Bereket olur mu?
Hayatın iki ritmi var, haz ve elem… Sevinç ve acı…. Sağlık ve hastalık… Zenginlik ve fakirlik…
Arabamız arıza yaptığında, olduğu yerde bırakıp gidiyor muyuz?
Huzurda ŞÜKÜR, Elemde SABIR etmemiz ve doğru yolda doğru adım atmamız gerekmez mi?
Bencilliğin kapladığı dünyamız, yalnızlaşan isyankar insanlık, zenginlik içindeki perişanlık ….
Yaşlıları huzur evine, çocukları kreşlere bırakıp, kadın ve erkeğin bir arayışa yönelmesi nedendir acaba?
Bir vadi dolu altınımız olsa huzuru bulacak mıyız?
Aydın geçinenler fedakârlık kelimesini sevmiyorlar, vefadan anlamıyorlar, “İman ve İslam”ı tanımıyorlar…
Hayatımızı bize zehir ediyorlar…
Şehveti serbest bırak, iffeti terk et, kendini düşün, katlanma, özgür ol… YUH OLSUN….
Bugün dünyanın başına bela olan HANNAS (nefis ve şeytanın gayrimeşru çocukları) hayatımızı zehir ediyor..
Durun kalabalıklar bu cadde çıkmaz sokak…
“Bu dünyada mutlu ve huzurlu olmanın tek çaresi; Hz. Muhammed Mustafa s.a.v. Efendimizin yolunu takip etmektir.”
Elimize alsak elimizi yakan kor ateş; GENÇLİK..
Mübarek Seyda’mız ks. buyurdu kİ : “BİR HAL; BİN KAALDEN ÜSTÜNDÜR” (Bir hal,bin sözden üstündür)
Genç Seyda’mızın ks .genç sofilerine selam olsun…
“CEMAATİ GENÇLEŞTİRMEK; CANLI, RENKLİ, HUZURLU BİR GENÇLİK ”
Ticarette kuraldır; “Müşteri Odaklı Olmak” Özenli dikkatli olmalıyız…
Kantarın topuzunu kaçırmamalıyız. Çocuklarımız dünya hayatının süsü, ya da fitnesidir…
İmam-ı Gazali r.a. buyuruyor ki:
“ Gençlik bir serçeyi elde tutmak gibidir. Fazla sıkarsan ölür, bırakırsan kaçar.”
Gençlik dönemi; somut dönemden, vicdaniliğe geçiş, maddeden maneviyata yöneliş dönemi.
Romantik dönem. Her türlü telkine açık, olumlu ya da olumsuz…
Değişim dönemi, çocukluktan gençliğe adım atma, sorgulama, çözümleme, sıkıntılı dönem…
Ben kimim? Ne olacağım? Hedefim ne?, Doğru ne? Yanlış ne? Hakikat ne?
Net olmayan birçok soru, maddi manevi sıkıntı, buluğ çağı denilen dönem…
ÇOCUKLARIMIZIN YANINDA OLMALI, YAN YANA YÜRÜMELİ, YOLU BERABER KATETMELİYİZ:..
Çok tehlikeli bir çevre var… Allah korusun…
Yazılı, görsel medyalar, reklamlar, afişler, filimler, artistler, mankenler, sahte kahramanlar neleri öneriyor?
Aile-Okul-Çevre denilen bir yapıdan bahsediliyor….
Öncelikle biz anne ve baba olarak, lisan ile değil,
HAL OLARAK ÖRNEK OLMALIYIZ, SEVİMLİ OLMALIYIZ, İYİ ÖRNEKLERİ SUNMALI, VURGULAMALIYIZ…
Şahsiyet rollerden oluşur, rol taklit ile kazanılır. Kimlere özeniyoruz, kimleri özendiriyoruz?
Bizim en önemli silahımız SABIR olmalı… Sabırla azimle çocuklarımız ile olan sınavımızı kazanabiliriz.
Tatlı dil, yumuşak davranış, nezaket, nezahet içinde.
Affedici olmak, hatalarını görmemek, iyi taraflarını öne çıkarmak, takdir ile övgü ile ödüllendirmek.
Gençler ile yaşlılar arasında köprüler kurmalı, sorumluluk duygusu geliştirilmeli.
Hürmet, saygı, sevgi kazanmış, bilen, seven, inanan örnek bir insan olmak özendirilmeli.
Kurslar açarak, ahlaki, mesleki, estetik, insani dini bilgiler kazandırılmalı..
Mesela; imkan ölçüsünde çeşitli sporlar, sanatlar gibi, yüzme, güreş, hat, tezhip, hitabet,
güzel ezan okuma, kur’an okuma gibi vs… onlara uygun canlı, renkli, huzurlu ve mutlu bir dünya sunabilmeliyiz…
Dualarımız, çocuklarımız, gençlerimiz, genç ruhlarımız için olmalı… Rabbimiz bizi koru. Amin
İşte bütün meselem, her meselenin başı,
Ben bir genç arıyorum, gençlikte köprübaşı! NFK
Sohbeti Gülşeni den …..
KADERE RIZA : ” ALLAH’IN cc. RIZASINI KAZANMAKTIR”
İnsan, her halükarda Allah’a cc rıza göstermelidir.
Mesela; evlilik, zenginlik ve fakirlik gibi konularda kendisine takdir edilene rıza göstermelidir.
“keşke ben de zengin olsaydım”, “keşke benimde çok malım –mülküm olsaydı dememeliyiz.
-Ben zengin olsaydım camiler, medreseler yaptırırdım!
-Ah zengin olsaydım “çokça hayır yapıp sevap kazanırdım.”
“BENKEŞKE ŞÖYLE OLSAYDIM VEYA BEN BÖYLE OLSAYDIM” dememeliyiz….
“YÂ RABBİ! HAYIRLI OLAN NE İSE BANA ONU NASİP EYLE!” diye dua etmeliyiz.
-“Ah keşke benim bilgim olsaydı insanlara sohbet ederdim, insanları doğru yola çekebilseydim” demeliyiz.
İnsan , Allah cc tarafından halinin değiştirilmesini istemek yerine,
Allah’a cc teslim olup, yalnızca hayrı istemelidir.
Mâlum! İnsan birdir ve birden bütün işleri yapamaz
Allah cc ne vermiş ise, o hale şükretmeli ve rıza göstermelidir.
HAYIR, HASENAT BİR YERE MAHSUS DEĞİLDİR. HER KONUDA SEVAP ALABİLİRSİNİZ…
UBUDİYET; Allah’a cc layıkı ile kul olmaktır….
Kalpten Allah’tan cc başka her şeyi çıkartıp, ibadeti yalnız Allah’ın cc rızası için yapmaktır…
Rahmetin bereketin bol olduğu gece…
“İNSAN TARLASINI HAZIR HALE GETİRMEZSE, NİSAN YAĞMURLARI DA ONA FAYDA VERMEZ.”
Şeyh Seyda Hamid Abbasi ks.
Muhterem Kardeşlerim;
Geçen her yıl, her ay, her gün, her saniye bizi Allah-ü Teala cc. Hazretlerine yaklaştırıyor.
Bizleri Mahkeme-i Kübraya yaklaştırıyor….
Akıllı insan; İbret alıp kendisine çeki düzen veren, nefis muhasebesi yapan, BEN NEREDEYİM? diyendir.
Allah cc ile arasını iyi yapan, kulluğuna dikkat eden, ibadetlerini yapandır.
İnşallah sofi kardeşlerim bunlardandır….
İnsanın kalbi Nazargâhı İlahidir. Allah’ın cc nazar ettiği makamdır. Muhabbetulllahın yeridir.
Eğer insan mal, mülk, makam, mevki sevgisine kapılırsa pişman olacaktır….
AKILLI OLMAK, UYANIK OLMAK, ALLAH’ IN cc MUHABBETİ İLE OLMAKTIR…
…….
Mübarek Seyda’mızın dün gece yapmış olduğu sohbetin videosunu acil bekliyoruz. İnşaallah..
Seyda’mızın ks. himmeti bereketi muhabbeti hepimizin üzerimize olsun. İnşaallah.
Cumanız mübarek olsun.